Etiket arşivi: insan

VİCDAN İNSANIN İÇİNDE Kİ TANRIDIR

Yine bu gün içi kapkara, ruhu ve kedisi kötü dünyaya gelemeseymiş iyiydi dediğimiz türden bir 15-16 yaşlarında bir çocuğun bir köpeğin tasmasından sıkı sıkı tutup tekmelediği bir video izlemeye başladım. Diyarbakır hayvan severler sosyal medyaya taşımış bu videoyu.  Tekmeler karşısında sadece bağırıp ağlayan hayvancaz belli bir süre sonra yere çömeliyor belki beni dövmez diye sanırım. Ama çocuk yerden koca taşlar alıp hayvanın kafasına kafasına atıyor bir iki değil bir çok taş hayvanın önce güçlü bağırması cılızlaştıkça cılızlaşıyor sonra ise tamamen yok oluyor.

Köpeği dövüp taşlayanımı lanetleyim, bunu gölgesinden daha yetişkin olduğunu anladığım videoya çekenimi lanetleneyim bilmedim. Allah’a havale etmiyorum elbette.

Bu kediye ne yaptığımı bile ödül var deyip kediye benzin döküp yakan yaratığı gördüğümde ne diyeceğimi bilemedim polis peşinde düşmüş diye duymuştum en son.

Kediyi defalarca bıçaklayıp sonra da başını kesen üniversiteli genci bir çoğumuz duymuş olmalısınız. Polis onu yakalamış yargılanmasını sağlamıştı lakin hafif bir ceza ile kurtulduğunu duymuştum en son.

Anadolu da  motorun arkasına bağlayıp kilometrelerce bir köpeği koşturan insan müsfettesinin elinden kurtaran bir adama köpek benim sana ne? deyip saldıranı da gördük elbette. Buna rağmen köpeği kurtaran koca adamın köpek için ağlamasıydı en son gördüğüm.

En çağdaş dediğimiz şehirlerden İzmir’in bir ilçesinde bir kangal köpeği aracına almayıp tampona bağlayan o kişiye ne demeli. Allah’tan hayvanın idmanına yoldan geçen bir avukat yetişiyordu. En son valiliğin köpeği aldığı ve bunu yapan kişiye de para cezası kesildiğiydi en son duyduğum.

O kadar çok ki sosyal medyaya yansıyan olaylar var ki ben bir kaçını size yazdım. Belki içinden bir yada bir kaçını sizde izlemiş içiniz parçalanmıştır. Bunları da değil ise de illa buna benzer olayları gösteren bir video düşmüştür illa ki duvarınıza.

Belki izlemeye dayanamıyorsunuz çoğu zaman sonunu getiremiyorsunuz benim gibi. Öfkeleniyorum hem de hiç olmadığı kadar öfkeleniyorum. Bu insanların dünyasında yaşamak istemiyorum diyorum. Ama sonra diyorum ki Alla ha mı havale etsek. Yok yok olmaz bunları biz insanlar çözmeliyiz.

Hangimiz istemez ki yaşadığımız şehir ülke güzel insanların vicdanlı insanların yaşadığı güzel bir yurt olsun? Sanırım hepimiz evet isteriz dediğinizi duyar gibi oldum bir an. Peki bunun için elimizden gelenleri yapıyor muyuz?

Peki o zaman Allah’a havale etmeyi bırakalım ve artık Türkiye’de hayvanlara şiddettin ciddi yaptırımları olan kanunlar çıkaralım. Para pul ile geçirilecek konular değil bu konular. Hanginiz o köpeği o şekilde taşlayan çocukla çocuğunuzun aynı sınıfta okumasını istersiniz, yada kediyi bıçaklayan o üniversitelinin olgunuzun yurt arkadaşı olmasını.

Bu insanların normal olabileceğini düşünmüyoruz değil mi? O zan hem ceza sistemin ciddi olmalı hem de bu insanların tedavi için devletin ciddi manada atılım yapması lazım. Yoksa bu ülkede ki tek ruh sağlığı bozuk insanlar onlar değil toplum olarak bunları seyreden bir çoğumuzda bu kervana katılacağız.

“Vicdan insanın içinde ki Tanrıdır.”

 

Fedai Çakır

8 Şubat 2015, İstanbul

İnsan Olmak !

Ülkemizde yaşayan Suriye’li sayısı 2 milyonu geçti. Savaşı yaşamayan yeni nesil olarak herkes onlara sinirlenmeye hatta küfür etmeye başladı. Ama bence kızanların hiç birisi neden kızdığını bilmeden öfkelendi durdu.

Şimdi sormak istiyorum bu öfke sahiplerine;

Sen bu kış gününde evinin dışında kalmak istermisin ?

Artık empati yapmayan bir topluma dönüştük. Büyüklerimizden dinlediğimiz güzel, yardımsever insanlarımızın gerçekten var olduğu bir dünya varmıydı ? Yoksa hepsi uydurulmuş birer hikayemiydi ?

Ben yaşım itibarı ile o hikayelerdeki insanların yaşadığını son anda da olsa görmüş şanslılardan biriyim. Şimdi yetişen nesile baktığımda yardımı bile ellerindeki telefonlardan “beğen” tuşuna basarak yapmayı biliyorlar.

Meşhur lafı söylemeden edemeyeceğim;

“Eğitim Şart”

Ne eğitimi mi ?

Sevgi, Hoşgörü ve yardımsever insan olma.

Biz insanlara ne zaman diline, dinine, ırkına, yaşına, parasına, huyuna, suyuna bakmadan sadece insan olduğunu bilerek bakmaya başladığımız gün asıl o zaman insan olmaya başlamışız demektir.

Hala umudumu kaybetmedim.

Her şey çok güzel olacak.

Oktay ERDEM

 

ADALETİN BU MU? DÜNYA

Rahmeti İsmet İnönü’nün bir sözü vardır “Bir memlekette, namuslular, namussuzlar kadar cesur olmadıkça, o memlekette kurtuluş yoktur”

Son zamanlar da bu sözü çok düşünür oldum. Malum Ak Saray faaliyete geçiyor ve binlerce odası ihtişamı ile dünyada da adın söz ettiriyor.

Ne kadar paraya mal olduğu sır gibi saklanan Ak Saray’ın en ilginç yanı ise yapılışı mahkeme durdurma kararına rağmen yapılıp bitirilmesidir.

Söz konusu devlet yada bir takım çevreler olunca Türkiye’de kanunlar, mahkeme kararlarının hiçe sayıldığı bir çok örnek vardır. Ak Saray da tarihteki yerini bu şekilde anılarak almış bulunuyor.

Hukuku hiçe sayarak yapılıp bitirilen Ak Saray’a ise Türkiye Cumhurbaşkanı sahip çıkıp yerleşmeye karar vermiştir. Hayırlı olsun demekten başka elimizden ne gelir ki.

Hukuku hiç’e sayarak yapılan binaya yerleşen bir Cumhurbaşkanı düşünün ve bu Cumhurbaşkanının yolda yürürken bir kafe de oturan vatandaş’a hukuktan, kanundan bahsederek ceza kestirilmesini istemesini düşünün.

Elbette yasağa rağmen bir eylem için de olan biri için yasal uygulama isteriz ve uygulansın da deriz. Ama kanunlar tek taraflı uygulanmasın. Elbette sokakta ki simitçi içinde uygulansın, Meclisteki Milletvekili için de, Kapalı alan da sigara için de uygulansın, terbiyesiz adam diyen Cumhurbaşkanı için de uygulansın…

Hz. Ömer’in adaleti gibi olsun adalet, adaletin kılıç’ı her kesim’e eşit vursun.

Sen kanunları hiç’e sayacaksın sonra en ufak şeyde kanun var diyeceksin. Oh ne ala.

Nasıl Ak Saray’ın yapılışı mahkeme kararlarına karşı kanunları hiçe saymaksa, kapalı alan da sigara içmekte kanunlara hiç’e saymaktır. Nasıl bir Cumhurbaşkanı kanunları hiç’e sayana müdahale hakkı var ise, vatandaşında cezayı ödeyip kanunları çiğneme hakkı var lakin hiçbir seçilmişin vatandaşa terbiyesiz adam deme hakkı yok.

Bizim kültürümüz de büyüklerin yanında sigara içilmez, ayıptır, saygısızlık olarak algılanmasını Cumhur’un başı olarak yanında sigara içilmez olarak algılayacak olan bir %50’lik vatandaş neznin de sayın Cumhurbaşkanı prim yapmıştır. Lakin bir o kadar da diğer kesiminde de tersi olmuştur.

Son söz olarak şunu diyebilirim ki Adalet bir gün herkese lazım olacaktır.

Fedai Çakır
3 Kasım 2014, İstanbul