İnsan Olmak !

Ülkemizde yaşayan Suriye’li sayısı 2 milyonu geçti. Savaşı yaşamayan yeni nesil olarak herkes onlara sinirlenmeye hatta küfür etmeye başladı. Ama bence kızanların hiç birisi neden kızdığını bilmeden öfkelendi durdu.

Şimdi sormak istiyorum bu öfke sahiplerine;

Sen bu kış gününde evinin dışında kalmak istermisin ?

Artık empati yapmayan bir topluma dönüştük. Büyüklerimizden dinlediğimiz güzel, yardımsever insanlarımızın gerçekten var olduğu bir dünya varmıydı ? Yoksa hepsi uydurulmuş birer hikayemiydi ?

Ben yaşım itibarı ile o hikayelerdeki insanların yaşadığını son anda da olsa görmüş şanslılardan biriyim. Şimdi yetişen nesile baktığımda yardımı bile ellerindeki telefonlardan “beğen” tuşuna basarak yapmayı biliyorlar.

Meşhur lafı söylemeden edemeyeceğim;

“Eğitim Şart”

Ne eğitimi mi ?

Sevgi, Hoşgörü ve yardımsever insan olma.

Biz insanlara ne zaman diline, dinine, ırkına, yaşına, parasına, huyuna, suyuna bakmadan sadece insan olduğunu bilerek bakmaya başladığımız gün asıl o zaman insan olmaya başlamışız demektir.

Hala umudumu kaybetmedim.

Her şey çok güzel olacak.

Oktay ERDEM

 

MÜKEMMEL AVCI DOĞMAK


Avcılık tamamen içgüdüsel bir davranıştır. Hatta reflekstir. En basit örnek yakından tanıdığımız yarı-evcil hayvanlar; kediler…. Doğuştan avcı reflekslerine sahiptirler. Yavru kedileri oyun oynarken hemen hepimiz görmüşüzdür. Hoplar, zıplar, şekilden şekile girerler. Bu hareketler onların kas gelişimi ve beyin senkronizasyonu için olmazsa olmaz davranışlarıdır. Bu davranış onların fiziksel olarak gelişimini sağladığı gibi aynı zamanda sezgilerini de güçlendirir. Avının bir sonraki hamlesini tahmin edip ona kontra hareket geliştirme, refleks üretme becerisi, otomatik olarak hazırlanırlar… Neye ? Genlerinde yazılı olan alın yazılarına; “ AVCI “ olmaya…

Avcılık insanoğlunun da geçmişinde çok uzun bir süre, varlığını sürdürebilmesi için ona rehberlik etmiştir…Hem başarılı bir şekilde “ AVLANMAK “ için hem de “ AV “ olmamak için …Yani içimizde biryerlerde az ya da çok bir avcılık içgüdüsü taslağı mevcut… Bizlerin içgüdüleri toplumsal yaşamın gereklerine, geleneklerine ve yaşam tarzına ters düştüğü oranda terk edilmiş, genlerimizden zamanla silinmiştir… Ama kazınmamıştır… Kimi insan hala atalarının bu zamanının en önemli içgüdüsüne hala diğerlerine göre biraz daha fazla sahiptir…

Şimdi bazılarınızın “ Olur mu öyle şey, insan avlanmayı öğrenemez mi yani “ dediğinizi duyar gibiyim..Öğrenir, duyar, okur, taklit eder ve yapmaya çalışır… Bir çoğunuz şahit olmuştur ki, kişi senelerdir avlanmaktadır fakat bir türlü belli bazı basit avların ötesine geçemez… Kapasite o kadar… İçinden gelmiyor, temeli yok, yapısı bu yani… Elli kere “ bak şu av şurda, şöyle pozisyonda, böyle yaparsan gelir “ diye bilgi paylaşırsınız ama o yine o avı beceremez …Tamam; bilgi önemli, şans yabana atılmayacak bir faktör, tecrübe de öyle ama bunların hepsini toplasanız bazen nafile…

Eğer avın gibi düşünemiyorsan, nerde yer, nerde gezer, ne gibi durumlarda savunmasızdır, nelere meraklıdır, bunları yaşayamıyorsanız, yani; bu elbiseyi üzerinizde tam size göre taşıyamıyorsanız avda başarı şansınız şansa kalmıştır… Unutmayın ki karşınızdaki avınız olacak canlı yeryüzünde var oluşundan bu yana hem av, hem de avcıdır insanın tersine… Yani uyanık değilse yaşama şansı yoktur, kimse önüne iki lokma koymaz ya da kimse acımaz, yem olur… Uyanık kalmak için aklını ve zekasını kullandığını düşünelim… Birgün bu istemli hareketinde yorulsa, bir an boşluk oluşsa canlının sonu gelmiştir… Peki bu boşluğun oluşması nasıl engellenmiştir .. El – cevap ; “ İÇGÜDÜ “ Avınızın bu denli kuvvetli bir silahı varken siz sadece şansınıza, bilginize yada tecrübenize güvenirseniz yaya kalırsınız… Şartlar, su , sıcaklık, nefes tutabilme, mera, ekipman falan hepsi tamam ama av yapamadık… Dışardan kendimize bir bakalım balık gözüyle, acaba sualtı canlılarının kabul edebileceği makullükte sessiz, acelesiz ve rahatlıkta mıyız , ortamla bütünleşip, ortamda eriyip yok olabiliryor muyuz, yoksa ortalığı talan etmeye geldiğimiz her halimizden belli oluyor mu? İşte burada avcı refleksi devreye giriyor, gizli kimliğimiz, yani avcı olmak değil, avcı doğmak gerekliliği.

Bir leopar düşünün… Av kokusu aldığı anda siner , yavaş, temkinlice sessizce avına yaklaşır… Yeterince yaklaşana kadar avı onun varlığından habersizidir ve birden müthiş bir hızla atılır… Ya timsahlar? Avı; bir parçasının onun ağzında olduğunu fakettiği anda timsahın varlığını öğrenir… Av sırasında doğa kanunları geçerli olduğuna göre bizler de bu kanunlara tabiyiz… Bir leopar yada timsah misali sessiz, gerektiğinde çok yavaş ama gerektiğinde de şimşek olup çakabilmeliyiz…

Av şnorkelden nefes almaya başladığımız anda başlar ta ki maskeyi yüzümüzden çıkarana kadar devam eder… Ve usta avcı; avcı doğup, şans, tecrübe ve bilgisini bunun üzerine bina edebilen insandır. Bu avlanmanın gerekliliğidir. Mükemmel avcı ise usta avcının mertebesine ek olarak av yaptığı ortamın bir parçası olabilen, avına ve doğaya saygısı olan insandır…

 

381457_10150462902464801_1716464388_n   1929862_12348759951_8389_n 10398905_9559664850_935_n   1779104_10202655038829673_2051089773_n

KOKULU SABUN YAPIMI ( Resimli anlatım )

1    kokulu sabun

Merhaba dostlar bugün sizlere elimden geldiğince sabun yapımını anlatacağım.
Kendi evinizin mutfağında yaratıcılığınızı kullanarak yapacağınız dekoratif sabunlarla ek gelir sağlayabilirsiniz.Sabun yapımı denilince bir çoğunuzun aklına zeytinyağı çiçekyağı,kostik vs. geliyordur.Her aşamasını sizin yönettiğiniz bu sabun yapımı  biraz zahmetlidir.Üstelik malzeme oranlarını tutturamazsanız sonuç hüsranda olabilir.

O nedenle yeni başlayacaklar için daha pratik bir yöntemden bahsetmek istiyorum.
Evde yaptığınız sabunlardan para kazanmak istiyorsanız öncelikle dekoratif olmasına özen gösterin.
Çünkü butik sabunlar kullanılmak için değil, görüntü ve kokularının cazibesi için satın alınır.Evet gelelim hangi malzemeleri kullanacağımıza, öncelikle farklı ve ilginç silikon kalıplar elde etmemiz gerekiyor.Yaptığınız sabunların diğerlerinden ayırt edilebilmesi için ihtiyacınız olan ilk şey fark yaratan silikon kalıplardır.

KOKULU SABUN VE KOKULU TAŞ KALIBLARI
Bu tip değişik modellerdeki kalıpları kullanabilirsiniz.
Tüm malzemeleri buradan bulabilirsiniz.

kalıp4           kalıp 2 kalıp 3    kalıp

SABUN BAZI: www.hobimalzemesi.net adresinden temin edebilirsiniz.

baz

SABUN BOYASI:Sıvı olarak veya gıda boyası kullanabilirsiniz.

boya

ESANS:Çeşitli kokulardan dilediğinizi seçebilirsiniz.Ancak modele ve renge uygun seçmelisiniz.Örneğin gül modellerine gül kokusu ,bebek modellerine pudra kokuları kullanabilirsiniz.

esans

ALKOL: Alkol veya kolonya kullanabilirsiniz.

NASIL YAPILIR: Sabun bazını önce küçük parçalara bölün ocakta benmari usulü veya mikrodalga fırını kullanabilirsiniz. Benmari usulü eritirken kapaklı bir kapla eritin cam kapak olursa içini görebilirsiniz .(bunun sebebi sabunlar sonradan terleme yapabiliyor bunu önlemek içindir) kaynatmamaya dikkat edelim  erime olur olmaz ocaktan alın  uzun süre sıcakta bekletmeyin yoksa sabunlarınız sonradan küçülme yapar.

sabun doğranmiş                erimiş

Sabun bazı 60 C derecede erir.Fazla sıcaklığa gerek yoktur .Sabununuzu erirken  kaynatmayın . Sabun bazını erittikten sonra sabun boyasıyla renklendirin.Sabun boyası kullanıyorsanız damla damla ilave edin dilediğiniz renge ulaşana kadar ,Ama gıda boyasını sakın direk sabun bazına karıştırmayın ayrı bir kapta esansla birlikte önce karıştırın sonra sabuna katın bu işlemleri çabuk yapmalısınız. Zira sabununu donmaya başlar. Renklendirme ve esans işleminin ardından silikon kalıplara kolonyanızdan bir iki kere sıkın

(Esans oranını eriyen sabun bazınızın %1  ila % 4 oranını   geçmemesine dikkat edelim)

sıkma

sabunu boşaltıp üzerinede bir iki kere sıkın böylece hava kabarcıklarını engellemiş olursunuz.Döktüğünüz sabun kalıplarının büyüklüğüne ve hava sıcaklığına  göre 5 ila 15 dakika arasında donacaktır. Kalıpları taşırmamaya dikkat edin.

kokukat          kalıba dok

 

Bundan sonra sabunlarınızı satacak müşteri bulmak olacaktır.Mis kokulu sabunlarınızı sevdiklerinize hediye edebilir veya evinizde dekoratif amaçlı kullana bilirsiniz . İnanın yapımı çok zevkli ve bir o kadarda kolay .

ÖNEMLİ NOTLAR  : Bazen sabunlar terleme yapabiliyor bunu engellemek için suyla durulayıp kuruduktan sonra streçleyin eğer gene terleme oluyorsa , tekrar eritmek çok iyi değil ama  eritmek zorunda kalırsanız ,sabun bazınız tamamen eridikten sonra  içine bir miktar  %2 ye kadar su ilave edin fazla etmeyin yoksa sabun yumuşak kalır sertleşmez, böylelikle   terlemeyi engellersiniz. Nemli bir ortamdaysanız sabununuzu kalıptan çıkardıktan sonra iyice kurumasını bekleyip hemen  streç film ile paketleyin. Sabununuzu buzdolabında bekletmeyin ,dondurmayın . Direk güneş ışıklarına maruz kalmasın en iyi bekletmek ambalajlamaktır.

 

Kokulu taş yapımınıda buradan görebilirsiniz.

Sanat kili ile çiçek yapımını buradan görebilirsiniz.

Hediyelik sabun yapımını buradan inceleyebilirsiniz.

SABUN BUKETLERİ

1 12016581_1104425586253478_1104213204_n 12030936_1104425642920139_1065818525_n 12033564_1104425619586808_147582286_n 12033674_1104425546253482_1438035158_n 12047487_1104425492920154_563148845_n

kokulu sabun  2

12                    KKKKKKKK UUUUUUU

ÇEŞİTLİ KALIPLAR

S-001 S-002 S-003 S-004 S-005 S-006 S-007 S-008 S-009 S-010 S-011 S-012 S-013 S-014 S-015 S-016 S-017 S-018 S-019 S-020 S-021 S-022 S-023 S-024 S-025 S-026 S-027 S-028 S-029 S-030 S-031 S-032 S-033 S-034 S-035 S-036 S-037 S-038 S-039 S-040 S-041 S-042 S-043 S-044 S-045 S-046 S-047 S-048 S-049 S-050 S-051 S-052 S-053 S-054 S-055 S-056 S-057 S-058 S-059 S-060 S-061 S-062 S-063 S-064 S-065 S-066 S-067 S-068 S-069 S-070 S-071 S-072 S-073 S-074 S-075 S-076 S-077 S-078 S-079 S-080 S-081 S-082 S-083 S-084 S-085 S-086 S-087 S-088 S-089 S-090 S-091 S-092 S-093 S-094 S-095 S-096 S-097 kokulu sabun kalıpları S-099 S-100 S-101 S-102 S-103 S-104 S-105 S-106
//