Etiket arşivi: ilişki

BİR ANNE: “Çok acı çekmiştir kızım, keşke kurşunla öldürselerdi.”

Erkeklerin askerlik anılarını anlatmaya başladığın da bitmek bilmez anılar çıkar. Bir erkeğin askerliği, hayatından alınan en önemli zamanlardır. Hiç tanımadığınız insanlarla bir arada yaşamaya ve çevreniz de var olan insanlara da katlanarak askerliğinizi tamamlamaya çalışırsınız. Asker arkadaşınızı seçme şansınız yoktur, sadece nereye düşmüş iseniz orada olanlarla arkadaş olmak zorundasınızdır.

Benim garip bir askerliğe başlama olayım vardır. Bunları anlatarak sizlerin kafasını şişirmeyeceğim ama uzun süreçten sonra deneme seyirleri yapan bir gemide askerlik yaptığımı söyleyebilirim. Gemimiz yangın söndürme, römork ve torpido toplama görevi olan bir gemiydi. 12 asker 5 astsubay ve 3 subaydan oluşan bu gemide zaman zor geçiyor akşamları olduğunda sohbetler oluyordu.

Okumuş olduğumdan her okumuşu yaptıkları gibi beni de geminin sorumlu çavuşu yapmışlardı. Mersin Tarsuslu bir askerimiz vardı. Adı bende saklı kalsın. Diğer askerler bu askerimize sık sık nasıl eşek kovaladığını anlattırır ve gülerek eğlenen bir topluluktuk o zamanlar. Tabi siz şimdi eşek kovalamanın neresi komik diye düşünebilirsiniz. Bu arkadaş eşek ile cinsel ilişkiye girmek için kovaladığını söylersem farklı düşünmeye başlayacaksınız. Elbette çocuk sayılacak yaşlarda olan bizler için bu gülünecek bir şey gibi geliyordu lakin hiç de gülünecek şeyler olmadığını aklınız yetmeye başladığında anlıyorsunuz.

20 yaşın da genç bir kızın vahşice tecavüz edilip uzuvlarının kesilip yakılmak istenmesi gibi bir vahşeti okuyunca Mersinli asker arkadaşım gözlerimin önüne geldi. Bu arkadaşımız bize o dönemde eşek ile cinsel ilişkiye girmiş olsa bile saf ve masum gelirdi.

Aslında düşündüğün de Türkiye’de cinselliğin tabu oluşu ve bu tip sapkınlığı normalleştirmeye başlamış sanırım. Sanırım diyorum kafalar herkesin karışık belli ki. “Psikiyatri Kliniği” adı altında bir televizyon programı yapıyordum bir zamanlar. Bir profesör psiyatr canlı yayında dağ başında kadın bulamayan cinsel ilişki yaşayamayan bir insanın eşek ile cinsel ilişki yaşaması sapıklık değildir, ama evde eşi var iken eşek’e giden ise ağır hastadır tedaviye ihtiyacı vardır ve toplumdan izole edilmesi gerekir demişti. Tabi bunların canlı yayında denmesi o zamanlar programın hazırlayıp sunan benim için baya zor anlar olmuştu.

Özgecan’a kıyan caninin evli ve kız çocuk babası olduğunu okuyunca işte bu kategoride olan bu caninin toplumdan izole olması gereken ağır sapkınlık da olduğu bellidir.

Peki sapkın olan bu insanları izole etmek yeterlimi yada yaşanan bu olay üzerine toplumun idam cezasının geri getirilmesini istemesi yani idam edilmesi toplumun bu sorunlarını çözecek midir. Elbette çözülmeyecektir.

Toplumun beyinsel yapısını düşünce tarzını değiştirmediği sürece bu ve buna benzer olaylar devam edecektir. Cinselliğin tabu olarak öğretildiği toplumda kadınlar ve erkekler cinselliği yaşayamadığı sürece eşek’e de gider ve içlerinden de bu kadar büyük vahşi sapkınlıkları yapacak insanlar da çıkar.

Elbette ben bir sosyolog, psikiyatr değilim bu sapkın kişilerin ruhsal hallerini bilemem, neden yaptığını da bilemem ama bildiğim bir şey var ki bu tip insanların yetiştiği toplumda aynı ortamda yaşamak istemediğim. Aynı havayı solumak istemediğim. Kanunların yetersizliğinden dolayı suç işlemelerin teşvik eder gibi kanunların olduğu bir ülkede yaşamak istemediğim.

13 yaşında kızla nikah mümkündür diyen insanlarla, bu ABD’de ve Avrupa’da da oluyor diyerek yaşanan vahşeti küçümseyen inanlarla aynı oksijeni de solumak istemiyorum.Acıları siyasallaştırıp bir acıya ağlayan bir acıya sevinen insanları da görmek duymak istemiyorum.

Ben vicdanlı, acıları içinde yaşayan her acıya ortak ağlayan ortak feryat eden bir toplumda yaşamak istiyorum.

İnsanlık; Bir annenin “Çok acı çekmiştir kızım, keşke kurşunla öldürselerdi.” dediği zaman bitmiştir!

 

Fedai Çakır

15 Şubat 2015, İstanbul

KOKLA GİTSİN / İki yüzlü kadınlar ve erkekler

Kadın ve erkek ilişkileri insanlığın var olduğu sürece çözümü de zor olan çözülemeyen konuların başında geliyor nedense.

Bir yıl önce ayrıldığı sevgilisini düşünen kadınlar var iken yada ayrılıp hatta evlenen eski sevgilisini takıntı haline getiren erkeler olduğu sürece bu konularda çözümlenecek gibi değil sanırım.

Aslında hayvanlar gibi olmak vardı da diyebilir. Kokla gitsin…

Evren bilinmez lakin Dünya’da yaşayan canlılar içinde düşünme, akıl etme ve yorumlayabilme yetenine sahip olan insan.  Peki bu yeteneği yaradan ödül mü yoksa ceza olarak mı vermiştir bilinmez.

İnsanoğlu içinde bir çok ayrılıkları bu düşünme yeteneğiyle eyleme dökmektedir.  Dünya üzerinde ki savaşların çıkma nedenlerinin altında da bu eylem yatmaktadır, ayrık düşünme ile çıkan eylemler bir çok suçun temelinde oluşturmaktadır.

Kadın ve erkek ilişkilerinde de öyle değil mi?  Hayvanlarda olduğu gibi güç, görsel beğeniyle olsaydı yaşam bel ki de daha güzel olacaktı hayat.

Kadın erkek arasın da çıkan fikir ve  düşünme çatışmalarının için den çık çıkabilirsen.  Sahte erkekler, sahte kadınların dolu olduğu bir dünya da yaşıyoruz aslında.

İlişki ve arayış yorgunu kadın/erkeklerle dolu etraf. Kime dokunsan sahte erkek sahte kadından iki yüzlü hayattan bahseder olmuş.

Her şey iki yüzlü ise kadın ve erkekler iki yüzlü ise nendedir bu arayış. Sadece seks olmadığı aşikar arananların.

Sanırım yaradan bu yüzden biz insanları düşünme ve hissetme duygusu ile yaratmış seks dışında da karşı cinste bir şeyler bulmayı arayabilelim diye.

Kadına/erkeğe duymak istediğin cevapları almak için soru sormayacaksın, duymak istemediğin soruları sormak, hem seni hem onu incitebilir. Belki de sorularla iki yüzlü erkeleri ve kadınları kendimiz yaratıyoruz.

Bir ilişkide çiftler geçmişleri ile değil beraber oldukları tarih itibarıyla birbirlerine sorumlu olmalıdır diyenlerdenim.

Unutmayalım ki insanlar koklayarak değil yaşayarak ilişkilerini sürdürebiliyor…

Fedai Çakır

2 Şubat 2015, İstanbul